“Hayat, bazen seni hiç planlamadığın yerlere götürür. Bazen bir yönetim fakültesinde başlayan yolculuk, bir hastane koridorunda anlam bulur.”
Kamu Yönetimi mezunu hastanede çalışabilir mi? Bir hikâyeyle cevaplayalım
Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte, Ankara’daki büyük bir şehir hastanesinin koridorlarında sessiz bir telaş hâkimdi. Beyaz önlüklü doktorlar hızlı adımlarla servis değiştiriyor, hemşireler sabah vizitlerine hazırlanıyordu. Bu karmaşanın ortasında, üzerinde takım elbisesiyle bir adam ağır adımlarla yürüyordu: Emir.
Emir, yıllar önce Kamu Yönetimi bölümünden mezun olmuştu. Hayali ne doktor olmaktı ne de hemşire. O, kamu politikalarını yönetmek, sistem kurmak, süreçleri iyileştirmek istiyordu. Ancak kaderin onu sürüklediği yer, bir hastanenin idari işler departmanı olmuştu. Ve o gün, yaptığı işin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlayacaktı.
Bir sistemin kalbi: Yönetim
Emir, hastanenin İdari ve Mali İşler Müdürü olarak görev yapıyordu. Görevi ne hastaya serum takmak ne de ameliyata girmekti. Ama onun işi olmasa, hastane de düzgün işlemezdi. Personel planlamasından satın almaya, bütçe yönetiminden hasta kayıt sistemine kadar her şey onun ekibinin kontrolündeydi.
Kamu Yönetimi eğitimi sayesinde kazandığı analiz yeteneği ve süreç tasarlama becerisi, hastanenin “arka plan beyni” olmasını sağlıyordu. Emir, çözüm odaklı düşünme yetisini her gün test ediyor, stratejik kararlarla hastanenin işleyişini daha verimli hâle getiriyordu.
Empatinin gücü: Elif’in hikâyesi
Aynı hastanede çalışan bir diğer isim de Elif’ti. O da Kamu Yönetimi mezunuydu ama yolunu Emir’den farklı çizmişti. Hasta Hakları Birimi’nde görev alıyor, gelen şikâyetleri dinliyor, çözüm yolları üretiyordu. Elif, empatik yaklaşımıyla insanların sesi olmuştu.
Bir gün yaşlı bir kadın, annesinin yoğun bakımda gördüğü muameleyle ilgili gözyaşları içinde Elif’in odasına geldi. Elif, kadının elini tutarak sabırla dinledi, ilgili birimlerle görüştü, çözüm için bir rapor hazırladı. O an, kamu yönetiminin sadece yasa ve prosedür olmadığını; insanın kalbine dokunan bir hizmet olduğunu fark etti.
İki yol, tek amaç: Kamu yararı
Emir’in stratejik planlamasıyla hastane sistemi daha verimli çalışırken, Elif’in empatik yaklaşımı hasta memnuniyetini artırıyordu. İki farklı tarz, tek bir hedefte buluşuyordu: kamu yararını en üst düzeye çıkarmak.
Ve bu tam olarak Kamu Yönetimi eğitiminin öğrettiği şeydi: İnsanlara hizmet eden sistemleri kurmak, yönetmek ve iyileştirmek.
Kamu Yönetimi mezunu hastanede hangi görevlerde çalışabilir?
Hikâyedeki Emir ve Elif yalnız değil. Türkiye’de binlerce Kamu Yönetimi mezunu, sağlık sektöründe farklı pozisyonlarda görev yapıyor. İşte bazı örnekler:
İdari ve Mali İşler Müdürü / Müdür Yardımcısı: Hastanenin tüm idari süreçlerini yönetir.
Personel Şube Müdürlüğü: İnsan kaynakları planlaması ve personel yönetimi yapar.
Hasta Hakları Birimi Görevlisi: Hasta ve hasta yakınlarının şikâyet ve taleplerini değerlendirir.
Satın Alma / Lojistik Uzmanı: Tıbbi malzeme, hizmet ve ekipman tedarik süreçlerini yönetir.
Kalite Yönetim Uzmanı: Sağlık hizmetlerinde kalite standartlarını uygular ve denetler.
Hastane Müdür Yardımcısı / Sekreter: Kurum içi işleyişi koordine eder, karar süreçlerine destek verir.
Tüm bu pozisyonlara atanmak için KPSS gibi merkezi sınavlar, kurum içi ilanlar veya sözleşmeli personel alımları takip edilmelidir.
Hastanede çalışmak için tıp bilmek gerekmez
Kamu Yönetimi mezunları doktor veya hemşire olamaz; çünkü bu meslekler farklı lisans eğitimleri gerektirir. Ancak sağlık sektöründe, işin organizasyonel, finansal ve yönetsel tarafı en az klinik taraf kadar önemlidir. Hastanenin çalışması için yalnızca sağlık personeline değil, arka planda bu sistemi yöneten uzmanlara da ihtiyaç vardır.
Sonuç: Kamu Yönetimi, sağlık sektörünün görünmeyen kahramanı olabilir
Emir ve Elif’in hikâyesi, bir gerçeği gösteriyor: Kamu Yönetimi mezunları, hastanelerde “arka plandaki beyin” olabilirler. Onlar olmadan randevu sistemleri çalışmaz, personel planlaması yapılmaz, bütçe yönetilemez, hasta memnuniyeti sağlanamaz.
Belki hiç ameliyat masasına çıkmayacaklar ama binlerce hastanın hayatını kolaylaştıracak kararların altında onların imzası olacak.
Peki siz ne düşünüyorsunuz? Kamu Yönetimi mezunlarının sağlık sektöründe daha görünür olması için neler yapılmalı? Hastanelerde yönetsel rollerin değeri yeterince anlaşılıyor mu? Yorumlarda düşüncelerinizi paylaşın, birlikte tartışalım.