İçeriğe geç

Ot içince etkisi ne kadar sürer ?

Ot İçince Etkisi Ne Kadar Sürer?

Ot içince etkisi ne kadar sürer? Sorusu aslında çok basit, değil mi? Ama işin içine biraz mizah ve hayatın gerçekleri girince, bu soru insanın kafasında 4000 farklı düşünce uyandırıyor. İzmir’de yaşayan, 25 yaşında, sürekli espri yapan ama her şeyi biraz fazla düşünen bir tip olarak ot içince etkisinin ne kadar süreceğini anlamak, bazen bir ömür boyu süren felsefi bir yolculuğa dönüşebiliyor.

O yüzden gelin, ot içince ne kadar süreceği konusunda benim gibi bir adamın gözünden bakalım. Çünkü cevap aslında çok basit: Kafanıza göre değişir.

Birinci Perde: “Aman Tanrım, Bu Ne?!”

Bir akşamüstü, Bostanlı’da arkadaşlarla sahilde otururken, aklımıza gelen ilk fikir: “Hadi bir ot içelim!” Hani o an ki heyecanı anlatamam. Birkaç dakika içinde, her şey çok daha net, renkli ve çok daha eğlenceli hale geliyor. Birkaç dakika sonra, gözlerimle, etrafımda uçuşan martılara bakıyorum ve “Acaba martılar da hallediyor mu, yani burada bir şeyler yapıyorlar mı?” diye içimden geçiriyorum.

Tabii ki, düşüncelerim o kadar derinleşiyor ki, “Acaba dünya dönmeye devam ediyor mu?” diye sorgulamaya başlıyorum. Arkadaşlarım, hemen yanımda “Bize de ver!” diye bağırıyorlar. “Bize de ver!” demek bile insana farklı bir anlam ifade ediyor, çünkü bir an için kendimi bir filozof gibi hissediyorum.

Bu durumda otun etkisi, aslında o anki ruh halimize göre değişiyor. Yani, etkisi ne kadar sürer sorusuna şöyle bir yanıt verebiliriz: “Bazen anlık bir eğlenceye dönüşüyor, bazen de derin bir düşünce felsefesine!”

İkinci Perde: “Zamanın Bittiği Nokta”

Bir süre sonra etrafımdaki sesler, bana “Ben buradayım, ama daha doğrusu bu sesler senin kafanda!” diyor. Bir yanda arkadaşım Tuncay, oturduğumuz bankta sessizce balıklara bakıyor. Tam o sırada şunu düşünüyorum: “Tuncay balıklara bakarken acaba o da benim gibi düşünüyor mu?”

İçimde bir düşünce fırtınası başlıyor. “Bütün bu dünya… Evet, hepsi bizim kafamızda mı?” diye soruyorum, Tuncay’a dönüp. Ama tabii Tuncay’ın cevabı şu olur: “Yok ya, balıklar bunları anlamaz, bana bak!”

Böyle anlarda, otun etkisi işte… Zihninizdeki sesler bir an kesiliyor, başka bir boyuta geçiyorsunuz. Peki, etkisi ne kadar sürer? Tahmin ediyorum ki, tam da burada, kendinizi evrende bir yerlerde kaybolmuş hissediyorsunuz. Ve bu kaybolmuşluk hali bazen saatler sürebilir, bazen de 10 dakika içinde geçer. O yüzden cevap yine şudur: “Her zaman net değil, ama çok eğlenceli!”

Üçüncü Perde: “Nereye Gidiyoruz?”

Şimdi, burada başka bir önemli konuya değinmemiz lazım: Herkesin ot içmeye başlamadan önce yaptığı o meşhur hareket. “Yavaşça başla, ne olur ne olmaz.” Gerçekten de, her şey yavaşça başlıyor. Etrafındaki her şey sanki çok daha ilginç hale geliyor. Ama birden, “Kafam ne kadar yavaş dönüyor?” sorusu kafanda yankılanmaya başlıyor. Dışarıda rüzgar bir başka estikçe, “Bunu düşünmeli miyim? Yoksa geçmeli mi?” gibi varoluşsal bir soruya takılı kalıyorsun.

İç sesim: “Neredeyim? Bu dünya bana mı ait? İzmir, sen ne kadar güzel bir şehirsin… O kadar sakin, bu kadar derin.”

Birkaç dakika sonra, saatin ne kadar geç olduğunu fark ediyorum. Ve en sonunda bir çözüm buluyorum: “Ot içince etkisi ne kadar sürer? Bunu tek bir cümleyle açıklayacağım: Ne kadar süre sonra mutlu olursan, o kadar!”

Son Perde: “Evet, Her Şey Güzel Ama…”

Peki ya, bu keyifli hal bitince? Düşünsene, bir anda otun etkisi kayboluyor ve her şey gerçekliğine geri dönüyor. Gerçek dünya, o kadar da pürüzsüz değil. Ama işte bu anlarda, ne kadar süreceği konusunda oturup düşündükçe, hayatın sana sunduğu eğlencenin tadı da farklılaşıyor. Çünkü bir saat önce sen, bir filozof gibiydin; şimdi ise sadece izlediğin dizinin ne zaman biteceğini düşünüyorsun.

Bir arkadaşımın bana dediği gibi: “Etkisi ne kadar sürer? Bazen sabah kahvaltısına kadar, bazen de anı yaşamak için bir ömür boyu yeter!”

Sonuç: Herkesin Yanıtı Farklı

Sonuçta, ot içince etkisi ne kadar sürer? Bu soruya herkesin vereceği yanıt farklı olur. Bazen saatlerce sürer, bazen de sadece birkaç dakika. Ama önemli olan, ne kadar süre sürerse sürsün, o anın tadını çıkarmak. Kim bilir, belki bir gün sabahları kahvaltıdan önce ot içmenin güzelliklerini anlatan bir makale yazacağım. Ama şimdilik, her şeyin tadını çıkarın, ne kadar sürerse sürsün.

Unutmayın, İzmir’in sokaklarında yürürken, bir an otun etkisinde de olsanız, bazen en büyük keşifler, kafanızda yaptığınız küçük esprilerde gizlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir